SADER

Sader kaliteli aküleriyle birlikte akülü tekerlekli kullanıcılar için sunmuş olduğu yüksek kalitede ki aküleriyle engelli kullanıcıları yarı yolda bırakmayacak üst sınıf kaliteli ürünleriyle ve uygun fiyatlı aküleriyle sınıfının birincisi. 30 Kas 2020 10:05

Sader Aküleri

1996 yılının Haziran ayında Ankara’da kurulan Sader, kurulduğu tarihin başlarında kendilerine koymuş olduğu hedef doğrultusunda başlangıçta araç aküleri, stasyoner akülüler ve Traksiyoner akülerdi. Araç akülerinin Ankara bölgesinde distribütörlüğü ile eş zamanlı olarak, bağlı bayilere ve resmi kurumlara ürün temini etmekteydiler. Aynı yıllar içerisinde ayrıca kuru tip akü ve ups satışı da yapılmaya başladılar. Kuru tip aküler için ilk zamanlar birbirinden farklı ithalatçı firmalardan ürün tedarik eden Sader, 1997 yılında Japon firmasıyla ilk ithalat yapımı gerçekleşti. 1998 yılında ünlü bir firma’nın Türkiye Distribütörlüğünü aldılar. 2000 yılında araç aküsü satışından vazgeçtiler.

Sader, kuruluşundan itibaren sektörün ihtiyaçlarının doğru olarak belirlenmesine çok önem vermekle beraber bu doğrultuda müşterilerin memnuniyetini en önemli doğrultuda ve korunması gereken bir olgu olarak görmüştür. Bu durumun sürekliliğini sağlamak için, her zaman kaliteli ürün satışına özen göstermektedirler. Kaliteli ürünün en uygun fiyata ve sürekli temin edilebilir olması için çalışan Sader, bu düşünce prensibiyle iş kapasitesini her geçen yıla nazaran daha da geliştirmiş büyük bir yol katetmiştir. Sader 2003 yılında Türkiye çapında büyük projeler alıp anahtar teslimi işler başladı. Bir çok ünlü markalar Sader’in önemli müşterileri arasında yer almaktadır.

İstanbul piyasasında müşterilerine daha iyi bir hizmet sunmak amacıyla 2004 yılında Perpa’da İstanbul şubesini açtı. Yoğun talep üzerine bulunmuş olduğu mevcut yerin zaman içerisinde yetersiz kalmasıyla daha geniş bir yere geçişini sağladı. Daha sonra geçmiş olduğu yeni yerin de yetersiz kalmasıyla 2014 yılı başında Ümraniye/Dudullu’da inşa edilen kendi müstakil binasına taşınmıştır. Giderek artan iş hacmiyle, Ankara’daki mevcut işyeri de yetersiz kalmaya başladı. Mevcut lokasyonlarda birden fazla işyeri bulunmasına rağmen gelen talepleri karşılayamıp çok daha büyük bir arazi satın alıp kendi inşaasını tamamladı. Müşterilerine daha kaliteli hizmet verebilmek ve stok kapasitesini arttırmak amacıyla 2017 Temmuz ayında 3 bin 200 metrekarelik yeni binasına taşındı.

Sader, bugün tamamı kendi mülkü olan depolarında ortalama günlük stok seviyesi 100 bin adet akü civarındadır. Sader, en iyi kalitedeki ürünleri en iyi fiyata ve zamanında müşterilerine sunup, bunu yaparken değişen piyasa koşullarına göre sürekli dinamik kalmak temel amaçlarındandır. 2014 yılı Ocak ayı içerisinde ISO9001 2008 belgesi almaya hak kazanan Sader, ISO standardını tüm şirket içerisinde ve hizmetlerinde tam anlamıyla uygulamaktadır. Müşteri istek ve beklentileri paralelinde; akümülatör ve yardımcı malzemelerin satışı ve teknik hizmetlerini istenilen kalitede, zamanında ve en uygun maliyetle sunarak üst düzeyde müşteri memnuniyeti sağlamak temel amaçlarındandır. Zamanında hizmet sunma anlayışı, müşterilere saygılı ve güler yüzlü hizmet etmek, sürekli iyileştirilen hizmet ve sistem kalitesi ile sektöründe en iyi olmak hedeflerindendir.

Sader Akü ve Akü Çeşitleri

Sader aküleri, elektrik enerjisini depo eden ve gerektiğinde bu enerji kullanıma veren elektro-kimyasal bir aygıttır. Aküleri şarj-deşarj şekline göre sınıflandırmak mümkündür. Uzun süreli sabit akım çekilerek boşaltılan aküler, kısa süreli yüksek akım çekilerek boşaltılan aküler, hareket eden cihazları çalıştıran aküler, sürekli şarj-deşarj edilen aküler (derin döngülü-deep cycle) bunların dışında daha detaya girerek sınıflandırma da yapılabilir. Örneğin çift maksatlı kullanılan aküler, enerji kesildiğinde geçişi sağlayan aküler, vb. buna örneklerdir.

Akü uzun süre deşarj durumunda beklerse plaklarda sertleşme diye bilinen sülfatlaşma meydana gelmektedir. Sülfatlaşan plaklar şarj tutma yeteneğini kaybeder. Bunun sonucu akü iş göremez hale gelir. Eğer akü şarjlı durumda iken de uzun süre kullanılmadan bekletilecekse 2-3 ayda bir şarj edilmelidir. Aküler aşırı şarj edildiği zaman veya çok sıcak ortamda çalıştığı zaman akünün içerisinde aşırı reaksiyon meydana gelir. Bu durum iç basıncı aşırı derecede yükselterek defarmasyon meydana gelir.

Derin Döngülü (Deep Cycle) akü kabaca, sürekli olarak doldur-boşalt yapabilen akülerdir. Yapısı itibariyle bu tür kullanıma uygun olduğundan dolayı her gün şarj ve deşarj altında yüksek verimlilikle çalışabilmektedirler. Bu akülerde bulunması gereken bazı önemli özellikler; plakların ızgaraları daha kalın ve sağlam olmasıdır, ızgara figürleri homojen, bağlantı köprüleri sürekli akım geçişine uygun kalınlıkta olmalı, plakların fiziksel ve kimyasal yapısı dökülmeye karşı dayanıklı olmalıdır. Seperatörler de fiziksel olarak sağlam ve geçirgenlik kabiliyeti yüksek olmalıdır. Sulu derin döngülü akülerde omurga genişlikleri plak şişmelerine karşı yeterli derinlikte olmalıdır. Aksi halde elektrolit sirkülasyonu sağlıklı bir şekilde oluşamaz.

Kullanıcıların en çok karıştırdığı konu yalnız jel akülerin derin döngülü olabildiği düşüncesidir. Yalnız bu bilgi doğru değildir. Sulu ve AGM aküler de derin döngülü olabildiği gibi her jel akü de derin döngülü değildir. Burada özellikle vurgulamamız gereken nokta; gerçek derin döngülü AGM akülerin derin döngülü Jel akülerle aynı performansı verebildiğidir. Ancak her AGM akü derin döngülü değildir. Bu noktada imalatçının kullandığı teknoloji ve güvenilirliği çok önemlidir. Sulu akülerde çok yüksek döngü sayısı elde eden üreticiler vardır. Sulu derin döngülü aküler bazı bakımlardan bakımsız akülere göre daha dayanıklıdır. Aşırı şarja karşı mukavemeti daha yüksektir.

Özellikle derin döngülü (deep cycle) kullanımlarda (temizlik makinaları, golf arabaları, engelli araçları, hava platformlar, vs.) aküler her seferinde mutlaka tam şarj edilmelidir. Tam şarj olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır. Kuru tip aküleri kullanırken kullanıcıların dikkat etmesi gereken birkaç unsur vardır. Bunlar; akünün yüzeyi her zaman temiz ve kuru olmakla beraber akü kullanım kılavuzuna uygun olarak şarj edilmelidir. Akü, deşarjdan sonra her seferinde gecikmeden tam şarj edilmelidir. Tam şarj edilmeden kesinlikle kullanılmamalıdır. Bu durum aküde sülfatlaşma ve kapasite kaybına sebep olur. İdeal ortam sıcaklığı 25°C dir. Her +10°C lik artış akünün ömrünü %50 oranında azaltmaktadır.

Yapılan deneyler ve araştırmalar göstermiştir ki; akülerin optimum performans verdiği deşarj seviyesi %50’dir. Buna göre, toplam tüketim ne ise akü kapasitesi onun iki katı olarak seçilmelidir. Örnek ile açıklamak gerekirse bir aydınlatma lambasının günlük tüketimi 50 Ah ise seçilecek akünün 100 Ah olması gerekir ki akü hem ömür hem de enerji performansı bakımından maksimum verimi sağlasın

Akülerde oluşan sülfatlaşma, akü plaklarında oluşan korozyondur ve plakların enerji depolamasına engel olur. Sülfat kristalleri deşarj sürecinin doğal bir sonucu olarak elektrolitten ayrılarak plak yüzeyine tutunurlar. Bu tutunma akünün şarj edilmesiyle sona erer ve aynı kristaller plaklardan ayrılarak tekrar elektrolite karışmaktadır. Bu görülen çift yönlü hareket, akü şarj ve deşarj olduğu sürece tekrarlanır. Sülfat kristalleri aynı zamanda sülfatlaşma arızasının da kaynağıdır. Eğer kristaller plak yüzeyinde uzun süre kalırsa sertleşmekte ve plaklara daha fazla kaynamaktadır. Bu duruma plaklar işlevlerini yerine getirememekte ve sonuçta akü kapasite kaybetmekte, çalışmamaktadır. Akülerin sürekli derin deşarja tabi tutulması ve yüksek çalışma sıcaklığı da sülfatlaşmayı hızlandıran etmenlerdir. Sülfatlaşmayı önleyen en öenmli şey akünün deşarj edilebilmesidir. Kurşun – Asit akülerde hafıza etkisi yoktur. Bu sebeple şarj için akünün tamamen boşalması beklenmemelidir. Bunun yanında uygun ortam sıcaklığı ve derin deşarjdan kaçınmak, sülfatlaşmanın önlenmesine yardımcı olacaktır.

Derin döngülü uygulamalar için geliştirilen lityum iyon aküler döngü sayısı itibariyle geleneksel kurşun-asit akülere göre daha yüksek performans sağlamaktadır. Bunun yanında hacmen daha küçük ve daha hafif olması sebebiyle de uygulayıcılar ve kullanıcılar açısından tercih edilmektedir. Teorik olarak bir takım avantajları içerler. Lityum akülerde daha uzun döngü ömrü saplayan ve daha güvenilir olan tür lityum fosfattır. Dünya çapında kullanıcılar tarafından en çok bu ürün tercih edilmektedir. Her lityum fosfat akü aynı performansı vermemektedir. Bunun için üretici ve data sheet dökümanı incelenmelidir. Her üründe olduğu gibi lütyum akülerde de kalitesiz ve ucuz ürünler pazara girmektedir. Bu nedenle kullanıcıların dikkatli olması, kendi içerisinde mukayese yapması gerekmektedir. Bunun yanında, ürünün üreticisi ve ithalatçısı satıcısının kim olduğuna dikkat edilmelidir.